19 Aralık 2017 Salı

[RÖPORTAJ] Levent İçim: İlahiyatçı olmasaydım nörolog olmak hayalimdi

 Hocam bize kendinizden bahseder misiniz?

1972 yılında Pınarhisar’da doğdum ilk ve ortaokul tahsilimi burada tamamladıktan sonra Kırklareli Endüstri Meslek Lisesinde Teknik Lisesinin Makine bölümünden mezun oldum. Üniversite hayatıma 19 Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde başlayan ben 1997 yılında yatay geçişle geldiğim Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldum. Bir yıl ücretli öğretmenlik yaptıktan sonra ilçemdeki Koloğlu ilkokuluna atandım. Halen Pınarhisar Atatürk Ortaokulu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak çalışıyorum.

 Kaç yıldır öğrenim görevlisisiniz?

18 yıldır öğretmenim.

 Ne zamandan beri Pınarhisar’dasınız?

Yaşım 46. 5 yıl Üniversite ve bir yıl da askerlik derseniz 40 yıldır buralardayım.


1.1
 Ortaokul ve İmam hatip arasında ne gibi fark var? Özel ders veriyor musunuz?

Pınarhisar’da ortaokul ve İmam hatip olmak üzere iki okulda çalışıyorum. Aradaki fark sadece imam hatipte dini derslerin olmasıdır. Yoksa kültür dersleri her iki okulda da aynı. Merkezde ders vermiyorum ancak birkaç ilahiyat öğrencisi ile Arapça çalışıyoruz.

 Pınarhisar’da üniversite öğrencilerine yardım ettiğiniz malum bunun asıl bir sebebi var mı?

Ben 5 yıl üniversite okudum. Bu yüzden üniversite öğrencilerinin sıkıntılarını çok iyi bilirim. Allah rızası için onların dertlerini paylaşmak, onlara destek olmak benim için huzur vesilesi. Onlar bizim misafirlerimiz. Bunun dışında özel bir sebebi yok.

 Camii de namaz kıldırdığınız oluyor mu?

İmam arkadaşların çok acil ve hayati sıkıntıları çıktığında ve yerine de başka bir kimseyi bulamamışsa bazen namaz kıldırdığım oluyor. Bundan müftü beyin haberi oluyor. Bunun dışında İmam camide olduğu zamanlarda da onun buyur etmesiyle namaz kıldırdığım oluyor. Bildiklerimi unutmamam için güzel oluyor, faydalı oluyor.

 Hocam yardımsever birisiniz bu açık peki bunun kötü ve iyi yönleri nelerdir?

Bir kere şurası önemli yapılan yardımseverler Allah rızası için olmalı. Bu da yüce Allah katında değerimizi arttırır inşallah. Kötü yanı demeyim de beni üzen yanları da oluyor bazen. Ev buluyorsun, eşya buluyorsun. Belli bir zaman sonra ev sahibi ile olan çatışmalarda, öğrencilerin uygunsuz hareketlerinde sen zor durumda kalıyorsun. Bunun dışında çok şükür yaşadığım sıkıntılar olmuyor. İyi yanları olarak şunu söyleyebilirim ki arkamızdan dua eden, yardımlaşmanın önemini kavrayan, güzelliklerini yakından gören bir sürü kardeşimiz, anne-babaları oluyor.

 Halk sizi nasıl biri olarak tanır ve öğrencileriniz?

Çok şükür halkımızın da, öğrencilerimizin de beni görünce yüzü gülüyor. İyi insan olarak bilinmek, farklı düşünce sahipleri tarafından da beğenilmek güzel bir şey. Ancak hepsinin üzerinde yüce Allah’ın bizim hakkımızdaki değer yargısıdır. Onun rızasını kazanabilmektir.

 Belli bir hayaliniz var mı?

Hayalim var tabii ki. Zaten her şey hayal ile başlar daha sonra tevekkül ile hakikate dönüşür. Aslında ben hep nörolog olmak, beyin üzerine araştırmalar yapmak istemişimdir. Bu olmadı ancak yine de sevdiğim işi yapıyorum. En büyük hayalim şu fani alemden yüce Rabbimin razı olduğu bir kul olarak baki aleme göç etmek. Bunun dışındaki dünyevi hayallerim de hep bu amacın gerçekleşmesine katkı sağlar inşallah. Hayırlısı Allah (cc)’tan…

 Son olarak ne söylemek istersiniz?

Son olarak şunu söyleyebilirim ki röportaj yapmak için beni seçtiğin için çok teşekkür ederim. Allah razı olsun. İnşallah bir ömür boyu huzur, güven ve kardeşlik duyguları içinde yaşar, arkamızda daima bize dua eden insanlar bırakırız.

                                                                                        

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder